Geçtiğimiz günlerde Ankara’da bir taksi sürücüsü, sigortacı olduğumu bilmeden:
-Trafik sigortası primlerinin bu sene anormal arttığını, geçtiğimiz senelerde 400-600 TL arasında yıllık prim öderken, bu sene istenen prim rakamının 2.500 TL’ne yükseldiğinden ve Ankara’da kazançlarının, bu primleri karşılayacak sevide olmadığından bahsetti.
…
Yine Ankara’da bir başka sohbette;
-Ankara’da Dolmuş portföyünün, araç başına ortalama hasarının 1.600 TL olduğunu; ancak, bu sene dolmuşlardan 6.000 TL’ne ulaşan trafik primleri talep edildiğinden bahsedildi.
Sigorta sektörünün risk seçimi ve doğru riske doğru fiyat uygulamakta sıkıntı çektiğinden konuşuldu. Çünkü aynı dolmuşlara geçmişte 600-800 TL arasında fiyatlamalar yapıldığı, sektörün riske bakıldığında ya çok düşük veya çok yüksek fiyatlama yaptığı, konuşuldu.
…
Eylül 2012 itibariyle Trafik Sigortaları Branşında sigorta sektörünün brüt yazdığı prim 2.521.322.173 TL ve teknik zararı -651.783.926 TL gerçekleşmiştir.
Hasar/Prim neredeyse %26 oranına yükselmiştir ki, şirketlerin bu zararı daha fazla tolere etmesi mümkün gözükmemektedir.
…
Bir tarafta zarar eden sigorta şirketleri, öte yanda fiyatların anormal yükselmesinden rahatsız müşteriler.
Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü’nün de en hassas olduğu konu müşterilerin mağduriyetinin önlenmesidir.
O takdirde yakın zamanda Trafik poliçelerinde fiyatlama politikalarında, yeni düzenlemeler geleceğini bekleyebiliriz. Bunlardan bir tanesi de, alt ve üst sınırların belirlendiği mevcut tarife sisteminden tamamen çıkılarak, serbest tarifeye geçiş olabilir mi?
Peki olursa, yeniden yoğun bir fiyat rekabeti yaşanır mı?