Sigorta sektöründe fiilen ve Mali İşler/Hasar’dan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak görev aldığımda 65-70 yaşlarındaki hukuk danışmanımız ile haftalık düzenlenen Hasar Komiteleri öncesi görüşür ve sorunlu olduğunu düşündüğümüz hasar dosyalarına ilişkin, Genel Müdür’ün de katılımı ile gerçekleştirilen Hasar Komitelerine hazırlık yapardık.
Genellikle hukuk danışmanımızın tavsiyelerine uyar ve toplantıya bu yönde karar eğilimi ile girerdik. Toplantıda sıra ilgili dosyaya geldiğinde ve özellikle de Genel Müdür’ün aksine bir görüşü olduğunu hissettiği anda hukuk danışmanımızın toplantı öncesi ileri sürdüğü düşünce ve yönlendirmeleri 180 derece değişir ve toplantıda tamamen farklı yorumlarda bulunurdu.
Önce, bunu Genel Müdür’ümüzün bizlerin göremediklerini görme becerisi şeklinde yorumlardım. Zaman içinde bunun Genel Müdür’ümüzden çok bize danışmanlık yapan tecrübeli hukuk danışmanımızın, rüzgarın estiği yöne doğru yönelme becerisinden kaynaklandığını fark ettim. Bir şey daha fark ettim ki Hasar Komitesi öncesi verdiği kararlar veya desteklediği görüşler ikinci en yüksek unvandaki kişinin yani, Genel Müdür Yardımcısının yani “benimkiler” di. Genel Müdür’ün yanındaki o değişimleri fark etmemiş olsam, belki de toplantı öncesi en çok Genel Müdür Yardımcısının görüşlerini desteklediğinin de farkına varamayacaktım.
…
Çalışma hayatımda 24. yıla girdim. Yukarıdaki örneğe benzer, ilerlemiş yaşına rağmen iş dünyasında çalışmayı sürdürebilmiş çok sayıda insan gördüm ve yukarıdaki örneğin bir istisna olmadığını benzer şekilde davranışların bir sonucu olduğunu gördüm.
Bu davranışlardan bir tanesi
- Dengeleri kollamak.
Uzun yıllar farklı sermayedar veya yöneticiler ile bir şekilde uyum sağlayabilen ve çalışma hayatında ilerleyen yaşlarına rağmen hayatta kalabilmeyi başaranların benim gözlediğim en önemli özelliği, değişen şartları iyi analiz edip, değişen güç dengeleri içerisinde güçlü tarafın yanında ve tam zamanında yerlerini tutmaları.
- Uzlaşma Kültürü:
Uzun süreli ve değişen şartlara rağmen görevde kalmayı başarabilenlerde gördüğüm bir diğer özellik de, her ortamla, her yaklaşım biçimi ile, her yeni yönetim veya sermayedar ile uzlaşma konusunda gösterdikleri başarı.
Uzlaşma kültürü özellikle batılı ülkelerin kültüründe çok sık rastladığımız bir özellik.
…
Kısacası uzun yıllar çalışmaya ihtiyacınız varsa, çalışmayı bir hayat biçimi olarak düşünüyorsanız, dengeleri kollamayı ve uzlaşma kültürü ile çalışmayı şimdiden öğrenseniz iyi olur. Yoksa genç nesiller aşağıdan gümbür gümbür gelirken, iş hayatında uzun kalma şansınız yok.
…
Özel Not: Bir süredir yazılarımı eskisi gibi haftada bir yazı şeklinde sıklıkla yazmıyorum. Aslında bu konudaki kararlılığımda bir değişiklik yok fakat yaklaşık bir ay kadar önce bloğumun bulunduğu server’a hacker saldırısı oldu. Yazılarımı yedeklediğim alandan geri getirdim fakat yazılarımın içerisindeki resim ve tablolar gitti. Aslında bu resim ve tablolar da, bende kayıtlı fakat yaklaşık 300 yazının her birisinin içindeki resim ve tabloyu tekrar bulup yüklemek ve bu denli emek harcayarak hazırladığım yazılarımın başına gelenlerden dolayı biraz demoralize oldum.