Şu Sıra Ne Yapıyorum

Bir önceki şirketimin önce  genel müdürlük ve daha sonra da yönetim kurulu üyeliğinden ayrıldıktan sonra neler yapıyorsun? diye soran arkadaşlar var.

2000 yılında bir erkek Golden Retriever’ımız vardı. Adını, Odin koymuştuk. Yaklaşık 12.5 yıl birlikte yaşadık.

Odin 10 yaşında iken çok yakın arkadaşlarımız “Sinan ve Zeynep’e bir tanesini alacağız” diye ziyaret ettiğimiz komşumuzun yeni yavrulayan Golden’larından bir tanesini kucağımızda bizim eve götürürken hatırlıyorum, kendimi.

Zurich Financial Services’in Global pazarlama yöneticisi çok sevdiğimiz, Avusturalya’lı arkadaşımız, Fiona’nın ismini verdik bu defa Golden kızımıza. (Kendisine de bilgi verdik.)

(İki Golden ile birlikte yaşarken edindiğimiz tecrübeleri paylaştığım; “Golden Retriever İle Birlikte Yaşamak” başlıklı yazım, www.ertugrulbul.com da en fazla okunan iki yazıdan bir tanesi.)

Yakın zamanda bir yığın tetkike rağmen nedenini bilemediğimiz bir rahatsızlıktan, 8.5 yaşında iken Fiona’yı da kaybettik.

Adı yaşasın dedik ve uluslararası bir banka ve finans kurumunun sonraki dönem sigorta dağıtım kanalı ihalesi için bizlerden talep ettiği danışmanlık işinin yönetimi için eşim ile birlikte kurduğumuz şirketimize onun adını verdik. “Fiona Teknoloji ve Danışmanlık Ltd. Şti.”

Hatta şirket logomuz da kaybettiğimiz golden kız Fiona’nın gerçek bir fotoğrafından, bir grafiker arkadaş tarafından oluşturuldu.

3- 4 ay dayanabildik. Yeni bir dost edinmeye karar verdik. Ama yaşımız oldu 52. Ortalama ömürleri 12-13 yıl olan golden retrieverların kızları 34 ve erkekleri 40 kiloyu buluyor. Kaba bir hesap ile 60 yaş üstünde böylesi bir kuvveti karşılamak, en iyi ihtimal ile ortopedik açıdan sıkıntı yaratır diye düşündük ve bu kez biraz daha orta boy bir arkadaş bulalım istedik.

En fazla 18-20 kilogram ağırlığında olsun.

Önce Eylül ayına kadar bekleyelim derken, internette bulduğumuz üniversite öğrencisi Yaren’in, border collie cinsi köpeğinin, yakın zamanda 5 yavrusu olduğunu öğrendik. Haberleştik.

Yok bir süre daha almayalım, yazı daha az sorumluluk ile geçiririz diye düşünürken; Yaren, aşağıdaki fotoğrafı paylaştı.

Hemen aradık. Ve o güzel bakışlı arkadaşı istediğimizi bildirdik. (Nazar değmesin)

Adını “Cehennem Silahı 2” de izlediğimiz sevimli border collie’den esinlenerek “Sam” koyduk.

Almadan önce veteriner hekim kardeşim ve yine veteriner hekim eşi bizi uyardılar. “Evet orta boy bir ırk ama çok hareketli” diye.

Ne demek istediklerini şimdi anlıyorum😊)

Şu sıra ne yapıyorum diye soruyorsanız, 4 gündür 4 aylık “Sam” ile zaman geçiriyorum.

Ben onu eğitmeye çalışıyorum ama o beni fena yoruyor…

 

“Şu Sıra Ne Yapıyorum” için 4 yanıt

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir